20 Ekim 2012 Cumartesi

Hissetmek


Hissetmek,
o derece, öylesine ki..
hani baktıkğında gözlerine, hislerini aşılayabilmek ona!
Hani bulaşıcı bir şekilde diyorum, bir hastalık gibi mesela..

Gözden
            göze geçen!

Sonra yavaşça, gözlerin yaşarır
göğsün yarali bir kuş gibi kanatlarını çarpar
boğazinda bir dügüm...

            Sonra madem söyleyemiyorum yazayım dersin,
            kalem kırılır, kağıt saatlerce hatta aylarca sade beyazlığını kaybedemez
                       
                        Sonra baktın olmuyor vazgeçersin..
                        Ama hissetmekten değil, yanlış anlaşılmasın!
                        Asla o his degismez
                       
Gözler değişse de bazen...